Toprağa Saygı İçin Yürüdüler!

Zonguldak'ta TEMA Vakfı, "Erozyonla Mücadele Haftası" kapsamında etkinlik düzenledi. TEMA İl Temsilcisi Yusuf İkram Tuna, toprağın önemine ve erozyonun zararlarına dikkat çekti. "Toprağa Saygı Yürüyüşü" sonrası broşür dağıtıldı.

Haber Giriş Tarihi: 30.11.2025 14:26
Haber Güncellenme Tarihi: 30.11.2025 14:26
https://www.gundem67.com.tr/

Zonguldak'ta Erozyonla mücadele haftası kapsamında Zonguldak'ta TEMA vakfı il temsilci tarafından etkinlik düzenlendi

İlk olarak Valilik önünde TEMA vakfı Zonguldak il temsilcisi Yusuf ikram Tuna tarafından basın açıklaması gerçekleştirildi. Basın açıklamasına çok sayıda tema üyesi diye katıldı . Etkinliği ayrıca TEMA vakfı'nın etki il temsilcisi Zonguldak Belediye Meclis Üyesi Berran Aydan'da katıldı.

TEMA Vakfı il Temsilcisi Yusuf İkram Tuna, yaptığı açıklamada şunları söyledi

Değerli gönüllüler, kıymetli hemşehrilerimiz, hepiniz hoş geldiniz. TEMA Vakfı olarak 17–30 Kasım Erozyonla Mücadele Haftası kapsamında bu yıl "Toprak Yoksa Su, Su Yoksa Gıda Yok" söylemiyle toprağın su, gıda ve iklimle arasındaki kopmaz bağa dikkat çekiyoruz. Erozyon nedeniyle dünyada her saniye 42 kamyon dolusu verimli toprak kayboluyor. Bu kayıp, yalnızca doğanın değil, yaşamın da kaybı anlamına gelmektedir.

Sevgili çocuklar, TEMA Vakfı Zonguldak İl Temsilciliği olarak Erozyonla Mücadele Haftası kapsamında toprağı korumanın ve erozyonla mücadele çalışmalarının önemine dikkat çekmek amacıyla bugün burada Zonguldak Sahil Kordonu’nda stant çalışması yapıyoruz.

Geçtiğimiz hafta, 17–28 Kasım tarihleri arasında ilköğretim okulu öğrencilerine "Toprak" üzerine eğitim sunumları yaptık; gelecek haftalarda da bu çalışmalara devam edeceğiz.

Biraz sonra ülkemizde gelenekselleşmiş olan "Toprağa Saygı Yürüyüşü" ile farkındalık oluşturmayı hedefliyoruz.

Ülkemizde her 16 yılda 1 santimetre toprak erozyonla kaybedilmektedir. Bu 1 santimetre toprağın oluşması için ise 500 yıla ihtiyaç bulunmaktadır.

Toprak yalnızca tarım için değil; suyun döngüsü, gıdanın sürekliliği ve iklimin dengesi için de hayati öneme sahiptir. Toprağı korumak demek, yaşamın devamını güvence altına almak demektir. Toprağa sahip çıkmazsak, yarının suyunu, gıdasını ve yaşamını kaybedeceğiz. Erozyon, toprağın en verimli üst kısmını yok etmektedir. Bu durum, tarımda ürün kayıplarını yüzde 50’ye kadar artırır; toprağın su tutma kapasitesini azaltırken kuraklığı derinleştirir. Dünya genelinde toprakların yüzde 33’ü bozulmuş durumdadır ve böyle devam ederse 2050 yılına gelindiğinde bu oran ne yazık ki yüzde 90’a ulaşacaktır.Toprağın en verimli kısmı yok olduğunda tarım verimliliği azalır. Bu durum, yoğun kimyasal gübre kullanımı ve fazla sulama ile dengelenmeye çalışıldığında ise doğa zarar görür. Kimyasal gübreler, zirai pestisitler, herbisitler ve fungisitler toprak ekosistemine zarar verirken, aşırı sulama sonucunda dereler, nehirler ve göller kuruyor.

Diğer yandan insan kaynaklı iklim değişikliği yağış düzenlerini bozuyor; topraklar her geçen yıl daha fazla kuruyor ve toprak sağlığı azalıyor. Ülkemiz topraklarının yüzde 5,5’ine denk gelen Konya büyüklüğünde bir alan, son 30 yıl içinde kurak bir iklime sahip oldu. Topraklarını kaybeden, su varlıkları azalan ve her geçen gün iklimi değişen bir dünyada gıda üretiminin azalması kaçınılmazdır. Buna karşın nüfus artışıyla gıdaya olan talep de artmaktadır. 2050 yılına gelindiğinde gıdaya olan ihtiyaç yüzde 50 artacaktır. Çözümün merkezinde ise toprak vardır. Toprak, karbonu depolayarak iklim krizinin etkilerini azaltır. Yağışların büyük bölümü toprakta birikir; pınarları ve akarsuları besleyerek ihtiyaç duyduğumuz suyu sağlar. Zonguldak özelinde eğimli arazi yapısı, yoğun yağışlar, orman alanlarındaki tahribat ve yanlış arazi kullanımı heyelan ve toprak kaybını hızlandırmaktadır. Filyos ve Devrek havzalarında yaşanan taşkınlar, kıyı erozyonu ve toprağın su tutma kapasitesinin azalması bunun en önemli göstergeleridir. Hep denildiği üzere toprağın üstü altından daha değerlidir. Erozyonla mücadele, iklim değişikliği etkilerinin azaltılmasında kritik rol oynar. Sağlıklı topraklar, artan verimle birlikte bereketi de büyütecektir.Daha yaşanabilir bir gelecek için toprağın gıda, su ve iklim ile arasındaki bağı doğru anlamak ve bu bağı güçlendirmek zorundayız. Biliyorsunuz, sorumlusunuz.

Basın açıklaması sonrasında ise sahil bandında toprağa Saygı yürüyüşü gerçekleştirildi.

Yürüyüş sonrası ise sahil bandında temas standı açılarak toprak hakkında bilgiler e toprak hakkında bilgiler içeren broşürler dağıtıldı.